Sigorta Sözleşmelerinin Şekil Şartı var mıdır?
Sigorta Sözleşmeleri herhangi bir şekil şartına bağlı değildir. Yazılılık, ispat şartıdır. Sigorta Sözleşmelerinde korunan rizikonun tanımının açık yapılması gerekir. Yine sigorta korumasının süresi, sigorta tazminatı veya bedeli, ödenecek prim bedeli belirli olmalıdır. Bunlar asli edimlerdir. Tarafların bu hususlar üzerinde irade birliğine varmaları gerekir. Tarafların bunlar üzerinde anlaşmaları durumunda Sigorta Sözleşmesinden bahsedebilmek için esaslı unsur olan sigorta genel şartlarının da içeriğe dahil edilmesi gerekir. Bunlara ek olarak emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak kaydı ile taraflarca kabul edilen özel şartlar da eklenebilir.
Sigorta Sözleşmeleri TBK anlamında Öneri ve Kabul şeklinde kurulabilir mi?
TBK esasları uyarınca öneri ve kabul ile Sigorta Sözleşmeleri kurulabilir. Teklifnamenin TBK anlamında öneri olabilmesi için önerinin Sigorta sözleşmesinin esaslı unsurlarına haiz olması ve öneri sigorta ettiren tarafından bulunulmuş ise sözleşme imzalama isteğinin de öneride bulunması gerekir. Esaslı unsurlara haiz olmayan teklifname öneri değil, öneriye davet niteliğindedir.
Sigorta ettirenin TBK anlamında usulüne uygun bir öneri de bulunduğunu kabul edelim. Sigortacı bu öneriyi açık veya zımni olarak kabul edebilir. Sigortacının zımni olarak kabulü iki şekilde karşımıza çıkar. Sigortacı ya öneri akabinde prim tahsil etmeyi kabul etmiştir ya da öneri tarihinden itibaren 30 gün içerisinde reddetmemiş böylece örtülü olarak kabul etmiş sayılmıştır (TTK m 1405/1).
Öneri ve Kabul ile kurulan Sigorta Sözleşmesinin Güvencesi ne zaman başlar?
Yukarıda anılan şekilde olan öneri ve kabulün varlığı halinde Sigorta Sözleşmesi kurulmuş sayılır. Ancak Sözleşmenin kurulmuş olması Sigorta himayesinin başlayabilmesi için yeterli değildir. Sigortacının asli edimi olan sigorta himayesinin başlayabilmesi için sigorta ettirenin prim ödeme borcunu yerine getirmiş olması gerekir (TTK m 1421/1).
Sigorta Sözleşmesinin Tarafları Kimler Olabilir?
Sigorta Sözleşmesinin taraflarına baktığımızda karşımıza 4 ana unsur çıkar. Bunlara kısaca değinecek olursak;
- Sigortacı
Prim karşılığında sigorta ettirenin rizikosunu devralan ve bu rizikonun gerçekleşmesi halinde doğan zarar veya bedelin sorumluluğunu üstlenen. (yani Sigorta Şirketi)
- Sigorta Ettiren
Sözleşme ve Kanundan doğan borç ve yükümlülükleri üstlenerek kendinin veya bir başkasının menfaatini sigortacı nezdinde teminat altına alan. (Sigorta Şirketine Sözleşmesel yükümlülükleri yerine getiren örn sigorta primlerini ödeyen)
- Sigortalı
Menfaatleri Sigorta koruması altına alınan.
Sigorta ettiren kendi menfaatini sigorta koruması altına almak için sigorta sözleşmesi yapabileceği gibi bir başkasının menfaatini sigorta koruması altına almak adına da sigorta ilişkisi içerisine girebilir. Böyle bir durumda sözleşmeden kaynaklanan borç ve yükümlülükler sigorta ettirenin sorumluluğunda olup, rizikonun meydana gelmesi halinde ise sigorta tazminatına hak kazanacak kişi menfaati sigortalanan sigortalıdır. Sigortalının sigorta tazminatını talep etmesi için Sözleşmeye yönelik irade beyanına gerek yoktur, sigortacıya karşı da bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
- Lehtar
Lehtarlar Hayat sigortalarında karşımıza çıkmaktadır. Bir sigorta ettiren kendi ölümü halinde sigorta bedelinin 3. Bir kişiye ödenmesini talep edebileceği gibi, bir kimsenin ölümü halinde de başkaca bir kişiye sigorta bedelinin ödenmesine yönelik sigorta ilişkisine girmiş olabilir. Örneğin bir baba kendi ölümü halinde sigorta bedelinin çocuğuna ödenmesi üzerine Sigorta Sözleşmesi yapmış olabileceği gibi karısının da ölümü halinde sigorta bedelinin çocuğuna ödenmesine dair Sigorta Sözleşmesi yapmış olabilir.
Lehtar tayin edilmiş Sigorta Sözleşmeleri “üçüncü şahıs yararına” sözleşme niteliği taşır. Yani lehtar Sigorta Sözleşmesine taraf değildir ama sigorta bedelini talep hakkına sahip tek kişidir. Zira rizikonun meydana gelmesi halinde lehtar haricindeki herhangi bir kişinin (sigorta ettiren de dahil olmak üzere) sigortacıya karşı bir talep hakkı bulunmamaktadır.
Sigorta Sözleşmesinin İçerik Şartları Nelerdir?
- Genel Şartlar:
Sigorta Sözleşmesinin esaslı unsuru olan Sigorta Genel Şartları; hazine müsteşarlığı nezdinde kurulmuş olan ihtisas komiteleri tarafından hazırlanır ve her bir sigorta dalı için Hazine Müsteşarlığınca ayrı ayrı onaylanır. Doktrindeki çoğunluk görüşüne göre Sigorta genel şartlarının genel işlem koşulu niteliğine haiz değildir ancak Yargıtay 11 hukuk dairesi 1995/1993 E., 1995/3369 K sayılı kararı ile sigorta genel şartlarının genel işlem koşulu içinde vasıflandırabileceği hususunu vurgulamış ve sigorta genel şartlarında yer alan bazı kuralların da geçersiz sayılabileceği yönünde karar vermiştir.
- Özel Şartlar:
Özel şartlar Sözleşme taraflarının müzakere ederek meydana getirdiği şartlardır. Ancak uygulamada bunlar da genellikle genel şartlar gibi aynı türden birden fazla kullanılmak adına genel ve soyut şekilde düzenlenmektedir. Dolayısı ile Sözleşme kuruluşu aşamasında sigorta ettiren ile müzakere edilmeyen özel şartlar da -genel ve soyut olduklarından sigorta genel şartları gibi genel işlem koşulu olarak nitelendirilebileceklerdir.
Sigorta Sözleşmesinin Geçerlilik Şartları Nelerdir? Sigorta Ettirenin Yükümlülükleri Nelerdir? Soruları aklınıza takılıyorsa İzmir başta olmak üzere Türkiye genelinde faaliyet gösteren Aykut Hukuk & Danışmanlık ile iletişime geçebilirsiniz.
2022©
Benzer İçerikler